Haber

Türkiye’deki Sulak Alanların Yarısından Fazlası Kurudu

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü, Prof. Dr. Fatih Konukcu, iklim değişikliği ve küresel ısınma nedeniyle son 50 yılda Türkiye’deki sulak alanların yarısından fazlasının kuruduğunu belirtti.

Konukcu, üniversitede düzenlenen “Tarım Tehlikesi: Kuraklık” konferansında suyun canlılar için büyük önem taşıdığını söyledi.

Su tasarrufunun dünyanın geleceği için çok önemli olduğunu vurgulayan Konukcu, “Dünyada 8 milyar insan yenilenebilir su kaynaklarının yüzde 60’ını kullanıyor. 1,1 milyar insan yeterli su bulamıyor. 2,5 milyar insan sağlıklı suya ulaşamıyor. 300-500 milyon ton su metali ana su kütlelerine geri deşarj ediliyor. Çok sayıda balık, kuş ve baştankara telef oldu.” dedi.

-“Göller kurudu ve kurumaya devam ediyor”

Konukcu, Türkiye’deki sulak alanların da tehdit altında olduğuna dikkat çekti.

Türkiye’deki sulak alanların yarısından fazlasının kuruduğunun altını çizen Konukcu, şöyle konuştu:

“Yarım asırda 36 gölümüz kurudu, 14 gölümüz de kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Türkiye’de her 5-6 yılda bir kurak bir iklim yaşıyoruz. Ayrıca 10-12 yılda bir şiddetli kuraklık yaşıyoruz. 72 Toplam 23 milyon hektar tarım alanımızın yüzde 100’ü yağışa bağlı, yerlerden ise ancak yüzde 28’ini sulayabiliyoruz.

2000 yılında büyük bir ekonomik kriz yaşandı. Bu ekonomik krizin sonucunda tarımsal üretimimiz yüzde 8 civarında daraldı. 2007’de de kuraklık yaşandı. Yine tarım yüzde 8’e yakın küçüldü. Bu, Türkiye’de kuraklığın büyük ekonomik krizler kadar tarımsal üretimi de etkileyen bir yapıya sahip olduğu anlamına geliyor. “Durum iç açıcı değil.”

Konukcu, bilim adamlarının su kaynaklarını besleyen kar yağışlarının azalacağını öngördüğüne dikkat çekti. Karın Türkiye için çok önemli bir yağış türü olduğunu vurgulayan Konukcu, “Anadolu’yu düşündüğümüzde su kaynaklarımızın büyük çoğunluğu akarsularda bulunuyor. İlkbahar ve kış aylarında dağlardaki karların erimesi nedeniyle barajlarımızı dolduruyoruz. Yağmurun olmadığı dönemlerde ise kuraklığa karşı koyabiliyoruz. Kar yağışlarının azalması ve ilkbaharda sıcaklıkların erken artması.” “Kar suyunun hızlı bir şekilde eriyip gelmesi nedeniyle barajlarda hızlı bir şekilde depolanamaması, yaz aylarında su baskınlarına ve kuraklığa neden olabiliyor” dedi.

haber-serinhisar.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu